
Dünyanın oksijeni Amazon Ormanları
Güney Amerika’da bulunan dünyanın en büyük yağmur ormanlarına Amazon Ormanları deniliyor…
Batıdan bakıldığında Büyük Okyanus’a, doğudan bakıldığında ise Atlas Okyanusu’na kadar uzanan Amazon Ormanları, yaklaşık 7.000 kilometrelik uzunluğa sahip, -taşıdığı su miktarı açısından dünyanın en büyük ırmağı- Amazon Nehri’nin çevresinde yer alıyor. Brezilya, Peru, Kolombiya, Venezuela, Ekvador, Bolivya, Guyana, Surinam ve Fransız Guyanası olmak üzere dokuz ülkenin sınırları içerisinde bulunan ve Amazon Havzası’nın çoğunu kaplayan Amazon Ormanları; yaklaşık 5,5 milyon (bazı kaynaklara göre 6 milyon) kilometrekarelik bir alana yayılıyor. Ormanların %60’ı Brezilya, %13’ü Peru sınırları içerisinde yer alıyor.
Dünyanın akciğerleri
Amazon Ormanları, dünyada kalan yağmur ormanlarının yarısından fazlasını oluşturur ve dünyanın en büyük ve en fazla türe sahip olan ormanıdır. Amazon Ormanları’na sürekli yağmur yağdığı için havası her zaman sıcak ve nemlidir.
Atmosferdeki karbondioksit dengesini koruyan Amazon Ormanları, ekolojik sistem yani canlıların birbirleriyle ve çevreyle olan ilişkileri açısından çok önemli bir konuma sahiptir. Dünyadaki su kaynaklarının yüzde 20’sini oluşturan Amazon Ormanları ayrıca dünyadaki tüm bitkilerin beşte biri kadar oksijen üretir.
Bölgede yaşayan canlı türlerinin tamamı keşfedilememiştir. Dünyada yaşayan farklı canlı türlerinin neredeyse yarısının bu bölümde yaşadığı tahmin edilmektedir.
Geçmişte ayak basılmamış yerleri ile ünlü olan Amazon Ormanları, bugün aynı üne sahip değildir; çünkü günümüzde, Amazon Ormanları’nın ayak basılmamış bölümü yok denecek kadar azdır.
Amazon Ormanları’nı tehdit eden faktörler:
- Çevre örgütlerinin yaptığı çalışmalar, 2000-2010 yılları arasında, neredeyse İngiltere’nin yüz ölçümüne denk gelen, 240 bin kilometrekarelik Amazon Ormanı’nın tahrip edildiğini ortaya çıkarmıştır. Araştırmalara göre; yasa dışı ağaç kesimi, otoyol ve hidroelektrik santrali inşaatları, madencilik ve çiftçilik faaliyetleri ormanların zarar görmesine neden olmaktadır.
- 2005 yılında yaşanan kuraklık, 70 milyon hektarlık alanında etkili olmuş ve susuzluk beklenmedik bir biçimde 4 yıl devam etmişti. 2010 yılında daha da büyük bir kuraklık yaşanmasıyla etkiler arttı. Araştırmacılar kuraklığın 5-10 yıllık sıklıklarla görülmeye devam etmesi veya sıklığının artması halinde etkilerinin geniş alanlarda kalıcı hale geleceği uyarısı yapıyor.
Güney Amerika’da bulunan ülkelerden Ekvador, Amazon Ormanları’nın üç milyon hektarlık bölümünü petrol aramaları için Çinli şirketlere satmaya hazırlanıyor.
Çocuklara özel hazırlanan ilk ve tek haber sitesi Yumurtalı Ekmek’i, facebook’ta beğenmeyi twitter ve Instagram'da takip etmeyi unutmayın!