
Hasankeyf nerededir, özellikleri nelerdir?
Yok olma tehdidi ile karşı karşıya olan Hasankeyf’in tarihi ve kültürel özellikleri nelerdir?
Hasankeyf, Batman’ın Hasankeyf ilçesinde tarihi geçmişi antik çağlara uzanan ve farklı uygarlıklardan kalan camiler, kiliseler, köprüler, kaleler ve mağaralardan oluşan bir yerleşim yeridir.
Batman’a 37 kilometre uzaklıkta bulunan Hasankeyf, ne yazık ki, bir süre sonra Dicle Nehri üzerinde yapımı süren Ilısu Barajı nedeniyle sular altında kalacak.
Peki, Hasankeyf’in özellikleri nelerdir?
Hasankeyf’in denizden yüksekliği 520 metredir.
Tarihi şehir, Dicle Nehri’nin iki yakasında kurulmuştur. Kayalara oyulmuş evleri nedeniyle Arapça ve Süryanice “mağaralar şehri” ya da “kayalar kenti” kelimelerinden yıllar içinde türetilerek Hasankeyf adını almıştır.
Tarihi yerleşimdeki, mağaraların kimler tarafından yapıldığı tam olarak bilinmemektedir. Yerleşimin tarihinin 12 bin yıl öncesine yani antik döneme uzandığı sanılmaktadır.
Ortaçağ başlarında bir Süryani yerleşim yeri olan Hasankef, Hazreti Ömer döneminde İslamiyet topraklarına dahil olmuştur.
Tarih boyunca Hasankeyf, Emevilerin, Abbasileri, Hamdanilerin, Mervanilerin, Akkoyunluların, Karakoyunluların idaresi altında kalmıştır.
1102 yılında Artuklular yönetimine giren ve devletin başkentliğini yapan Hasankeyf, en parlak dönemini bu tarihlerde yaşamıştır. Bu dönemde Hasankeyf, kale kasabası görünümünden çıkarak şehir haline gelmiştir.
1232 yılında Eyyubiler tarafından ele geçirilen tarihi yerleşim, daha sonra Moğollarca ele geçirilmiş ve tahrip edilmiştir.
1517 yılında Osmanlı İmparatorluğu sınırları içine giren Hasankeyf, ticaret yollarının değişimiyle büyük ölçüde önemini yitirmiştir.
Hasankeyf, 1800’lerde Midyat’a ardından Cumhuriyetle birlikte Gercüş’e ve nihayetinde de 1990 yılında Batman’a bağlanmıştır.
Tarihi şehir, 1981 yılında SİT ilanı ilan edilerek, bölgedeki yapılaşma durdurulmuştur.
Hasankeyf sular altında kalacak
UNESCO’nun dünya mirası listesine girmek için gerekli olan 10 kriterden 9’unu karşılayan tarihi kent Hasankeyf, ne yazık ki sular altında kalacak.
Dicle Nehri üzerinde inşa edilen Ilısu Barajı nedeniyle Hasankeyf’teki yerleşim alanı daha üst bölgelere taşınacak. Buna karşılık taşınmaz durumdaki tarihi eserler ise sulara gömülecek. Sular altında kalacak yer arasında ibadethaneler, mezarlar ve henüz kazı çalışması yapılmamış alanlar da bulunuyor.
Hasankeyf’in sular altında kalmasıyla sadece tarihi eserler yok olmayacak aynı zamanda birçok endemik bitki türü ve hayvan da yol olacak.
Hasankeyf’te sular altında kalmadan gezilecek yerler
Hasankeyf, tarihi doğal güzelliklerle buluşturan ve bu nedenle yerli ve yabancı turistlerin ilgi odağı olan bir yerleşim yeridir.
Tarihi şehirde, kalkerli yapı nedeniyle oluşan derin kanyonlar, Hasankeyf Mağaları, Roma dönemi eseri Hasankeyf kalesi, İmam Abdullah Türbesi, Hasankeyf köprüsü, Zeynel Bey Türbesi, son halini Eyyubiler döneminde alan Ulu Cami, Küçük Saray, Akkoyunlu dönemine tarihlenen Büyük Saray, 15. yüzyılda yapılan Mescid-i Ali Cami, Rızık Cami, Süleyman Cami, Koç Cami, Kızlar Cami ve Küçük Cami mutlaka görülmesi gereken yerlerdir. (Fotoğraf: Hasankeyf Kalesi)
Çocuklara özel hazırlanan ilk ve tek haber sitesi Yumurtalı Ekmek’i, facebook’ta beğenmeyi twitter ve Instagram'da takip etmeyi unutmayın!