
Portre içinde portre!
Avustralyalı bilim insanları, Fransız izlenimci ressam Edgar Degas’ın “Bir Kadının Portresi” adlı eserinin altında ikinci bir portre olduğunu keşfetti!
Avustralyalı bilim insanları, Degas’ın “Bir Kadının Portresi / Portrait of a Woman” adlı portresinin altında gizli bir portre daha olduğunu keşfetti. Araştırmanın sonuçları, “Scientific Reports” dergisinde yayımlandı.
Araştırmacılar, Melbourne’deki Victoria Ulusal Galerisi’nde sergilenen eseri “sinktrotron” adlı yüksek çözünürlüğe sahip X-ışını tekniği ile taradı. Yaklaşık 33 saat süren tarama işlemi sonrasında, Edgar Degas’ın portre eserinin altında başka bir kadın portresi olduğu ortaya çıktı. Gizli portrenin, Degas’ın en sevdiği modellerden olan Emma Dobigny’ye ait olduğu düşünülüyor.
1876-1880 yılları arasında tamamlanan “Bir Kadının Portresi” adlı ünlü eserin boyası zamanla dökülmeye başlamış ve altında başka bir portrenin yer aldığına dair iddialar ortaya çıkmıştı. Bu iddialar sonucunda eser üzerinde geleneksel X ışını yöntemi ve kızılötesi ışın teknikleri gibi işlemler uygulanmış ancak sonuç alınamamıştı.
Son olarak Sinktrotron tekniği kullanılarak eser üzerinde inceleme yapıldı ve portre içinde portre yer aldığı ortaya çıktı. Sinktrotron tekniği, elektronları hızlandırarak Güneş’ten bir milyon kez daha parlak bir ışık kaynağı ortaya çıkarılmasına yarıyor. Bu teknikle, yalnızca portre olduğu ortaya çıkmakla kalmadı, aynı zamanda alttaki portrenin üzerinde yapılan değişiklikler de ortaya konuldu. Degas’ın, alt kısma çizdiği portrede, kadının kulaklarını önce elf kulağı gibi yukarıya doğru sivri biçimde çizdiği, daha sonra ise sivri kısımları yumuşattığı ortaya çıktı.
Edgar Degas kimdir?
Edgar Degas 1834 – 1917 yılları arasında yaşamış Fransız ressamdır. İzlenimcilik (empresyonizm) akımının kurucularından biri olarak kabul edilir. Ancak Degas bu tanımlamayı reddetmiş ve kendini gerçekçi olarak tanımlamıştır.
Resimlerinde ağırlıklı olarak dans temasını işleyen Degas, hareketi betimlemekte ustaydı. Dans dışında at yarışları ve kadın portrelerir çizen ressamın bu portreleri, sanat tarihinin en başarılı eserleri arasında gösterilir.
Resme ilk başladığı yıllarda tarihi temaları işleyen Degas, öncelikle akademik bir eğitim alıp klasik sanat üzerine çalıştı. Ancak 30’lu yaşlarda karar değiştirdi. Çağdaş yaşamı geleneksel yöntemlerle resmetti ve modern yaşamın klasik ressamı haline geldi.
İzlenimci olarak tanımlanan ressamın önemi ancak hayatının son dönemlerinde fark edildi. Resimleri, çizimleri, heykelleri ve pastel çalışmaları, ölümünün ardından müzeler tarafından keşfedildi. Birçok ressama da idol oldu ve etkisi altında bıraktı. Bunlar arasında; Jean-Louis Forain, Mary Cassatt, Walter Sickert ve Henri de Toulouse-Lautrec gösterilebilir.
Çocuklara özel hazırlanan ilk ve tek haber sitesi Yumurtalı Ekmek’i, facebook’ta beğenmeyi twitter ve Instagram'da takip etmeyi unutmayın!